3 Mayıs 2014 Cumartesi

futbolun katili Endüstriyel Futbol ...



Bir taraftar olarak bu konuya deginmek istedim , bakın ben musteri degilim taraftarım !!!

Endüstriyel Futbol diye bir tabir girdi kelime haznemize son 10 -15  yıldır ,aslında ilk olarak şampiyonlar ligi ve ingiltere premier liginin kurulusuyla basladı hersey buda 93 -94 yıllarına dayanıyor ...yok efendim endüstriyel futbolun gereksinimleri ,oluşumları ,endüstriyel futbola ayak uydurmak gibi herkesin konustugu fakat sadece bos konustugu bir tabir ozetle soylemek gerekirse para karsılıgı satılmıs futbol mantalitesi diyebiliriz ...

Şu sıralar dunya futbol piyasasının en buyuk sorunu bence endüstriyel futbol anlayısıdır ...

 Futbolun özunde bir gosteri bir şov niteligi vardır ,bu nitelik endüstriyel olgularla evrimleşmeye dogru ilerledikce ,futbolun kendi karakteristik kimliginin kaybolmasına sebeb oluyor ...

Futbolun bana gore iki temel yapı tası vardır , birisi oyuncular yani futbolcular digeri ise taraftarlardır , yani bir sanatcı misali birisi oynar digeri ise seyreder ,bu iki unsurun dişindaki tum unsurlar yan unsurdur ,bunlara hakemler ,teknık direktorler ,baskanlar ,yoneticiler yorumcular ,gazeteciler ,tff,mhk,uefa,fifa ,aklınıza gelen tum unsurlar yan unsurdur kanımca ...

bir futbol takımı CEO tarafından yonetilirmi hic yaa ??


özetle  artık futbolun patronları yonetenleri demiyorum bakın patronları ,o formalara yıllardır gonul vermiş taraftarı bir musteriden ibaret olarak gormesi ,yani onlara gore X bir takımın taraftarı X takımının formasını alan ,biletini alan X markalı urunleri kullanan ,yani kısacası o takıma destek versin yada vermesin sadece parasını vermesi yeterli olan kişilerden ibarettir ...bu mantalitede belli bir zaman sonra o futbolcularla takımın,taraftarların arasındaki bagın kopmasına sebebiyet verebiliyor dogal olarak  , bi yerden sonra duygusallık yerini profesyonellige bırakıyor ki şu sıralar izledigimiz kotu futbolun tek sebebi budur tek sebebi derken en derindeki sebebi budur diyorum tabiki taktik teknık hatalar yanlıs tercihlerde bu kotu futbolun baslıca sebeblerinden biridir fakat temeli bu konuya dayanıyor  ...futbolcu yada antrenor  bir zaman sonra ben aldıgım paraya bakarım zihniyetiyle oynayınca yada antrenorde beni kovsunlarda tazminatımı cebime koyup gideyim mantıgı basarısızlıgın temel unsurlarından biri , bakınız Galatasaraylı Mancini sizce neyi bekliyor , ben soyleyim tabiki kovulmayı  ...baska bir örnekde istersenız beşiktaslı manuel fernandes ,avrupada hic bir takım onu almazken beşiktas onu alıp bastacı yaptı liderligin L sini baska bir klupte alamayacakken beşiktas ona liderligi hatta kaptanlıgı bile verdi cebinede 3milyon euroya yakın parasını da koydu taraftar da sahiplenince ne oldu  ,olan yine biz beşiktas taraftarına oldu işte diyorumya liderligin verilmeyecegi adama liderligi verirsen senı işte boyle yarı yolda bırakır ceker gider, neden cunku daha fazlasını istiyor beşiktas onun icin onemli degil ki ister sampiyon olmus ister 2. yada 3. o aldıgı prime bakıyo sadece puan tablosunda , ayrıca o yası 30  a dayanmıs bir futbolcu zihniyetiyle 4 yıllık 4 milyon euro artı primlerle dolu bir kontrat yapıp futbolu bırakma derdinde ..


...neyse biz tekrardan konumuza donersek nerde kalmıstık ,klup taraftar ilişkisi ,evet son donemde bunu dunyada en iyi uygulayan klup heralde borusia dortmund takımıdır , taraftarıyla yonetimiyle hatta oyuncularıyla muthiş bir baglılık yakaladılar , dortmund'un hikayesine girmicem ama dortmund pahalı transferleri denedi dunya yıldızlarını oynatmaya calıstı ama olmadı basarı bir turlu gelmedi ,hatta iflas bile ettiler  yani klup geleneklerine uymamıstı o model işte diyorum ya taraftarını musteri olarak goren ve bu sayede pahalı transferlere imza atan bir dortmund takımı şimdiki altyapıdan cıkma oyuncularla kazanılan basarıların zevkini hic bir zman vermedi vermiyecekte ...

bu gorusun birde zıt gorusu var tabi Los Galacticos modeli nagmı deger Real Madrid modeli ,almanyada da bunu bayern munih cok iyi uyguluyor ... olay soyle gelişiyor dar butceli fakat dogru hamlelerle buyumek isteyen basarılı olmak isteyen kluplerin one cıkan yıldız potansiyelli isimlerini astronomik paralara transfer eden ve takımının degeri 500 milyon euro ları bulan bir anlayıstan bahsediyorum ...Yakın gecmişte gerceklesen bir olayı anlatayım sizlere dortmund muthiş bir takım yaratmıstır 5 yıl icinde makine gibi işleyen 2 yıl ligi domine eden bir takım olusturmuslardır hedef avrupadır fakat ilerleyen zmanlarda dortmundun beyni rolundeki merio gotze sozlesmesindeki serbest kalır maddesini kullanarak 39 milyon euro ya ezeli rakibi bayern munihe transfer olur , ardından bu yıl takımın en iyi ismi lewandowski de bayern munih yolunu tutucaktır ... yani resme geniş acıdan bakıcak olursak savasta hersey mubahtır mantıgı işliyor sen guclenırken rakibinı gucsuzlestiriyorsun , kimileri ne varki en dogal hakkıdır bayern munihin transfer eder tabiki desede işte endutriyel futbolun kotulugu burda devreye giriyor ... dortmund belki bir lewandoski bir mario gotze bulmak icin yakalamk icin blki 5 yıl daha calısıcak elinde sonunda bulucakda bi gun gelip yine aynı sekilde transfer olucak ...işte kısır dongu yıllardır bu sekilde donup duruyor ...

kısacası dunyanın top 10 klubu ile rekabet etmek artık neredeyse imkansız hale geliyor , uefa ,fifa buna care bulabilirmi tabiki bulabilir , bulurlarmı peki tabikide hayır ,futbolun bu sekilde olmasını isteyenlerde zaten onlar ...

Arap ve Rus sermayeli yatırımcıların klup satın almaları konusuna girmiyorum bile ....uefa finansal fairplay kapsamında klup satıslarını yasaklıyormus diye haberler donup duruyor ama .. hadi gelde bu yıl manchester city'yi yada PSG'yi alma avrupa kupalarına da gorelim ,oyle beşiktası evrakda sahtecilikden avrupayı men etmek kolay ...

NBA deki sistemin futbola adaptasyonu gerekir acilen o sistem futbolda uygulanmalı ...nba klupleriyle buyuk futbol kluplerinin butceleri asagı yukarı aynı degerdeler nba de uygulanıyorsa futboldada uygulanmalı en azından denenmeli ...yoksa ispanyada her sene ya real madrid ya barcelona şimdi aradan atletico cıktı (onuda yakında parcalarlar simeone biyere gider diego costa biyere godin madride gabi barca ya filan falan), almanyada hersene bayern munih fransada paris saint germain ,in sampiyonluklarını seyrederiz bir kac sene sonra ne rekabet kalır nede  kalite ... bundan bir 10 yıl oncesinin efsane takımları vardı mesela simdi nerdeler onlar endustriyel futbola yanik dustuler maalesef , mesela bir valencia vardı efsane kadrosuyla , sonra leeds united nerde simdi kim bilir kacıncı ligde , bir roma cok gucluydu o zamanlar ,ajax belkide potansiyeli en yuksek kluplerin basında gelirdi bu takımların hepsi daha bir suru ornegi var bunlar endustıryel futbola yenik dusenler maalesef ...

heee bide ulkemizde rezalet bir kampanya basladı E-Bilet ... Tam bir komedi beşiktasın bu yılkı kaderini belkide bu uygulama engelledi 80 bin yerine fener derbisi 20 bin kişi tarafından izlendi , zaten seyirci ortalaması dusuk bir ulkeyiz ingiltere 2.ligi bile bizi gecmiş durumda ortalama 12 bin kişiye oynuyoruz zaten taraftarlar stadlara gelmezken sen bu uygulama ile daha da uzaklastırıyorsun maalesef ...

(bu kısım beşiktaslılar icin )Ben beşiktaslıyım yeni sezonda Passolig kartı al , ardından kart 1903 al , git bilet yada kombine al , ee bide hade kırılmasınlar diye forma al , vs vs vs ..... eeee sonuc ? 4-2-3-1 oynayan ruhsuz mantıksız bilincsiz kalitesiz bir futbol oynayan bir takım yarat ,ardından  şampiyonluga oynuyoruz diye hayal tacirligi yap bu guzelim buyuk camiayı ikincilige sevinen hale getir bununlada yetinmeyip rakibinin sampiyonlugunu haftalar oncesinden kutla hadee beee sendeee  ...





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder