7 Şubat 2014 Cuma

Bir Sinema Filminden Daha Ötesi , Ron Howard imzalı RUSH...



Fransada kayak yaptıgı sırada kaza geciren efsane pilotun durumu hala ciddiyetini koruyor ...Michael schumacher bildiginiz gibi bir ay  kadar once 2013 un son gunlerinde kayak yaparken bir kaza gecirmişti ,durumu hala kritik stabil sekilde devam ediyor ,ne olumlu ne olumsuz bir acıklama yapılmıyor suan icin fakat doktorların son gunlerde yaptıgı acıklamada hernekadar  net konusmasalarda pek umitleri kalmamıs gibi 3 haftalık yogun tedavi programlarının hicbirine cevap vermiyormus efsane pilotun vucudu bu durumda doktorlarda bundan sonrada pozitif bir gelişmenın yasanmasını mucize gozuyle bakıyorlar ...

schumacher bizim donemimizin efsanevi pilotuydu, 7 dunya sampiyonlugu bulunmaktadır bu sampiyonlukların 5'i ardarda gelen sampiyonluklar ,  2000 gencligine araba tutkusunu kazandıran formula 1 i sevdiren  yegane isimlerden birisidir , gerci ben kimi raiikoonen i daha fazla severdim ama neyse konu dagılmasın , acıkca soylemek gerekirse benım bildigim F1 in iki tane efsanesi oldugu yonundeydi biri Senna digeri schumacher fakat bir baska yasayan efsane daha varmıs onuda ogrenmiş oldum o isim Niki Lauda , schumi den girdim konuya nereye baglıyacaksın ozi derseniz , konumuz niki lauda , james hunt ikilisinin rekabeti , aslında anlatıcaklarım RUSH filminin ozeti ..

merakla aylar oncesinden bekliyordum rush filmini ,  çunku fragmanı muthişti kadro cok saglamdı , yonetmen koltugunda beatiful mınd 'dan hatırlayacagımız "Ron Howard " bulunuyordu , yani film daha vizyona girmeden merak uyandırıyordu ,neyse sonunda vizyona girdi o veya bu sebeble gidip izleyemedim taaki bugune kadar ron howard ki beatiful mınd 'da oldugu gibi   rush da kusursuz bir işe imza atmıs ,biografik filmleri herzaman  cok begenırım ama kurgulama işleniş cok iyi olması kosuluyla  bu fılm bekledigimden de iyi cıktı diyebilirim imdb nın 8.3 luk puanını fazlasıyla hakettigi gorusundeyim ...



biografik yapımları cok begenirim demiştim fakat biografik film yapmak oldukca  zordur hatta  cok zordur ,gercek hayattan alıntılar tasıdıgı icin karakterler herkesin kafasında az cok bellidir ,o yada bu yonleriyle  bir sekilde fenomen olmus isimlerdir o kişiler ,izleyicilerin  hayallerindeki o karakter yapılarını tutturamassanız sıkıntı cıkabilir ,mesela steve jobs'un muthş bir hikayesi vardı fakat jobs filmi o hikayeyi karsıladımı cok buyuk soru isareti , bana sorarsanız yanınıa bile yaklasamaz ,o yuzden biyografik eserlerde karakterler cok detaylı incelenip derinlemesine bir persfektif olusturulup ,ana kanaktere pek ekleme yada oynama yapmadan sade anlasılır bir o kadarda etkileci olması gerekmektedir yani kısaca dogal olması gerekir ...


Rush filmine gelicek olursak ,Niki Lauda gibi 1970 lere damgasını vurmus gercek bir efsanenın hikayesi ele alınıyor, yok yok  aslında tek basına nikki lauda nın da hikayesinı ele almıyor james hunt!ı da unutmamak lazım , bu iki farklı yapıdaki isimlerin  ezeli rekabetini ele alan bir konusu var bu hikayenın  ....


rekabetin basarıyı nasıl getirdigini cok iyi ele alıyor bu hikaye , aslında şimdiki zamanda ronaldo , messi kıyaslamasına cok yakın hikayeler ,niki lauda -messi bir tarafta james hunt -ronaldo diger tarafta ,hane derlerya allah vericekse dusmanımın bile hayırlısını  versin diye bosuna dememişler işte , ayrıca rakıbine duydugun saygıda kuskusuz basarıyı getiren en buyuk nedenlerin basında geliyor ...zaten soyle geriye donup baktıgımızda her ortamda dunyaya nam salmıs yıldız isimler her kıyaslandıkları rekabet ettikleri biri vardır muhakkak ,ama onemli olanıda o zaten karsında senı zorlıyacak ,hata yapmanı beklicek ,tabiri yerindeyse nefesini ensende hissettigin iyi bir rakibin yoksa oynasan ,soylesen ,yazsan ,cizsen ne olur cizmesen ne olur ..



gelelim biraz teknık konulara karakterlerle baslayalım ,en basıında soyleyşm filmdeki ana karakterleri cok ama cok iyi ozetlemişler , benzerlik dogallık hersey cok basarılı kanımca .Karakterlere oyuncu secimleri ise zaten kusursuz ,secilen isimlerin oyunculuguna ise kimse laf soylemez hem chris hemsworth hem Daniel brühl olaganustu oyunculuk sergilemişler ,yani dunyada suan bu rolleri daha iyi oynayabilecek biri yokmus hissi yaratıyorlar bizlere...



filmin gorselligi 1970 lerin havasını cok iyi yansıtan guzellikte , işleyiş ,anlatım ,kurgulama,gerceklik , harika senaryo diyologları ,  niki lauda nın o cool tavrı muthiş olusturulmus ...o gunun arabaları pist yapısı yarıslarda kullanılan ekipmanlar malzemeler v.b hersey kusursuza yakın ...kucuk bir ornek vereyim ozmanlarda ucaklarda ,odul torenlerinde hatta hastanelerde dahil olmak uzere her yerde pofur pofur  sigara icmek serbestti onu bile unutmamıslar filmin icinde ...

eee ozi bukadar ovdun bu filmi  oscar alırmı peki  derseniz , filmin oscarda adaylıgı bulunmuyor boyle harika bir filmin oscar odullerinde tek bir adaylıgı dahi bulunmaması academy uyeleri adına tam bir fiyasko  ... film olarak oscarı belki alamaz ama en iyi erkek rolunde niki lauda yı oynayan Daniel Brühl 'ün  almasını isterim adam cok iyi yaaa , fakat daniel brühl de aday degil tabiki ...

filmi belkide bukadar guzel yapan ogelerden biriside filmin muzikleri tabiki , dunya uzerinde film muzigi denince akla ilk gelen isim olan hans zimmer imzalı rush filminin tum soundtrack'i ...

Hans Zimmer hakkındaki goruslerim net burda belirttigim gibi: http://ozifff.blogspot.com.tr/2014/01/filmlere-besteleriyle-hayat-veren-bir.html

yani kısaca ozetlersek  hani bazı yemekler vardır ya kusursuzdur tadı ,tuzu, lezzeti,kıvamı, goruntusu ile bir butundur  ascı onu oyle bir tutturmusturki ne yaparsanız yapın ne eklerseniz ekleyin  o tadın  ustune cıkamazsınız işte bu filmdede bir cok sey bu yemek gibi ...

2 Şubat 2014 Pazar

Garip Bir Aşk Hikayesi "HER" ...



Bir insan bir işletim sistemine aşık olabilirmi ?  hemen gülmeyin aglarsınız ...

HER filmi uzun zamandır izledigim en garip ask , hatta romantik dram filmlerinden biri ...

Belki bizler goremeyiz ama gelecekte olması muhtemel olaylardan birini ele alıyor film yapay zekaya sahip bir işletim sistemi ile normal bir insanın askını sorguluyor sorgulatıyor  ...belki film cok iyi bir film olmayabilir ama yakın gelecegi on plana aldıgı icin merak uyandırıp kendini izlettiriyor ...kurgulaması vee filmin akıcılıgı ayrıca gercekciligi ile de basarılı bir film oldugu kanaatindeyim ...yani bundan bir 10 yıl hatta 20 yıl sonra boyle birsey olabilirmi acaba laa diye insanı bi dusunmeye itiyor gercekten ürkütücü garip bir film ...

Joaquin phoneix filmde tek basına oynuyor diyebiliriz karakterin o duygusal melankolık hafif romantık tarzını muthiş yansıtmıs ... phoenix 'in oscar'da aday gosterilmemiş olmasıda buyuk rezalet oldugu gorusundeyim ...

fiziksel olarak gormedigimiz fakat sesiyle karaktere hayat veren scarlet johansson daa oyunculugun kralını yapmıs oyle bir yorumlamıskı rolunu karaktere karakter katmıs  , joaquin phoneix kadar bu filmin ana karakteri diyebiliriz ...boyle bir karakteri bundan yıllar once colin farrel ın telefon klubesi adlı filminde kiefer  sutherland'ın bir rolu vardı o canlandırıyordu sadece sesiyle karaktere karakteristik bir yon veriyordu telefondan sesini duydugumuz katıl rolundeydi oda aynı etkiyi yaratmıstı bugun scarlett johansson da aynı etkiyi yarattı ..

Amy Adams'a da ayrı bir parantez acmak lazım tabi american hustle daki roluyle oscarın en buyuk adayı , o filmdeki roluyle her filmindeki rolu cok cok farklı bu yılın tartısmasız parlayan yıldızı kendisi ...


Her filminin oscarda en iyi film olmak uzere 5 adaylıgı bulunuyor ....belki en iyi filmi alamaz ama en iyi senaryo dalında kesinlikle odulu alması gerekir cok orjinal bir senaryo cunku ...

aslında  gonullerin oscar kazanan filmide diyebiliriz "Her" icin ...


1 Şubat 2014 Cumartesi

...!

hane bazı konuları istememeden de olsa  kabullenırsiniz yaa ipler sizin elinizde degildir sadece izlersiniz ve hazmedemessiniz  ,işte bu konuda oyle birsey ,konumuz yine herzmanki gibi beşiktas ...

Şu iki senedir beşiktas taraftarının yemedigi tokat kalmadı herkesden az cok bir iki sille tokat yedi hakemlerden federasyondan baskanlardan rakip takım taraftarından hatta uefa dan bile yedi ...yetmedi artık kendi yonetiminden bile tokat yer vaziyetine geldi ne yazıkki ...

Ronaldinho ile basladı hersey ,geldi gelmedi o konulara girmicem ama beşiktas taraftarının bir hayalı bir arzusu bir istedigi vardı artık iki yıldır yedigimiz tokatların bir anlamı olmalıydı ,beşiktaslının tek istegi rakipleriyle aynı kalibrede bir kadroya sahip olmaktı ,aslında oyle bir kadroya sahiptik ama gectigimiz sene anlamsız bir sekilde o kadro bozuldu yerine anadolu esintileri barındıran bir futbolcu toplulugu olusturuldu ...

İstikrarlı bir sekilde 3 yıldır oynayan roberto hilberti satıp serdar kurtulusu almak , sivasın bile istemedigi eneramoyu degerinin 3 katı fazlasına transfer etmek , fenerbahcenın kapıya koydugu istikrarsız sezeri kadroya dahil etmek ,kolombiyadan ismi cismi belli olmayan pedro franco diye ptt.1.lig futbolcusunu transfer etmek ne kadar dogru bilemedim ... bu vasat hatta komik hamlelerden sonra cıkıpda paramız vardıda bizmi almadık demiyorlarmı işte o an cıldırıyorum bu isimlerin maliyeti sizlere 3 tane ronaldinho alır bee ...heee bu alınanlara ne mi olucak eneramo zaten karabuke gitti , sezer zaten sezon sonu ayrılır , serdar tekrar bir takasta kullanılır , franco ise parasını beşiktastan alıp bir anadolu klubune kiralanır sonuc elde var sıfır ... yeni stad sene biticek diyorlar 42 bin kişiyi o stada  francolarla mı cekiceksiniz onu merak ediyorum ...

vee bugun Dany beşiktas da haberleri dustu piyasaya , haber dogruymus maalesef , sportif direktorumuz ntv canlı yayınında cıkıp bu transferin hikyesini anlatıyor bizde hikaye gibi dinliyoruz zaten  ... neymiş efendim o ve bilic cok istemişler hee sanki dany degil o kişi puyol , hee birde paraları olsaymıs dany degil leverkusenden lazio dan adamlar alabilirlermiş ...kusura bakmayın ama sizin bu acıklamalarınız durustluk dogruluk filan degil bilincli bir sekilde beşiktası kucultme cabalarınızdır ...

yapmayın etmeyin beşiktası bu kadar kucultmeyin beee oldu olacak fenerden yobo yu da alsaydınız onu kacırdınız demi yaa , yobo dany nede guzel ikili olurlardı ....

Dany iyi yada kotu olabilir o teknık bir konu ki ben vasatın altında bir isim oldugu gorusundeyim ama benim kabullenemedigim konu ise galatasarayın begenmeyip kapıya koydugu , dany yi satıp ondan daha iyisini almak icin ugras verdigi bir ortamda sen gidiyorsun gs nın begenmedigi dany yi beşiktasa kurtarıcı diye alıyorsun ...koskoca buyuk beşiktas dany yi alırken galatasaray gidiyo interden italya milli takımı oyuncusu Ronacchia 'yı almak icin ugrasıyo ...iste vizyonsuzluk burda ortaya cıkıyor .... hee birde parayı ortaya atmayın hemen ronaldinhoya 5 milyon euro teklif verebilecek gucunuz varsa o paraya daha farklı isimler alıcaksınız sonrada anteple anlasan gs nın artıgını 600 bin euro ya almıcaksınız ...